Ceza avukatı tanımlaması konusunda nette açıklanan “ağır ceza avukatı tanımı” şeklindeki açıklamalar gerçeği yansıtmadığı gibi Türkiye’ de yasal anlamda avukatlık mesleğine yönelik bir branşlaşma söz konusu değildir. Mevzuatta ceza avukatı isminde bir avukatlık dalı tanımlandığına rastlanmamıştır. Ceza davalarına katılan avukatların ayrıca kendini “ceza avukatı” şeklinde bir rütbeyle tanımlaması da yasal değildir. Fakat halk arasında kullanılabilen bu tanımlamaya katılabilen avukatlar tecrübelerine bağlı olarak bu hizmeti başarılı bir şekilde verebilirler.
Bu bağlamda
tanımlamak gerekirse, ceza avukatı kavramına girebilen avukatlar, hem kişi
özgürlüğü hem de mağdur hakları açısından toplumun en hassas kategoride yer
alabilecek problemleriyle ilgilenen kişilerdir. Aslen her avukat mesleğini icra
edenlerin yaptığı gibi ceza avukatları da savunma işlemlerini layığıyla yerine
getirmek için çalışır. Ancak ağır ceza avukatı kategorisinde olanların savunma
işlemleri diğer branşlardakilere göre biraz farklıdır. Denilebilir ki, ceza
avukatları doğrudan olarak kişi özgürlüğünü ana noktasına alır.
Uygulamada Ceza Avukatı Adında Ayrı Bir Avukatlık Dalı Var mıdır?
Ceza avukatlarının
savunmalarındaki bu özellikli işlev sebebiyle, ceza avukatları sanık veya
şüpheliyi savunurken müdafi ismiyle adlandırılır. Avukatlık mesleği tüm dünya
üzerinde gittikçe branşlaşmaya giden bir meslek haline gelmiştir. Çoğu ülke,
mesleki alanlarda uzmanlığın artmasını sağlamak adına ağır ceza avukatı isminde
ayrı bir meslek branşı oluşturmayı teşvik ediyor ancak ülkemizde böyle bir
teşvik söz konusu değildir.
1136 sayılı Avukatlık
Kanunu’nda yer alanlara göre, avukatlar her tür davada müvekkillerini serbest
bir şekilde savunma hakkına sahiptir. Bu sebeple Türkiye sınırları içinde
avukatların branşlara ayrılması söz konusu değildir. Ceza davalarına giren,
soruşturmalarda yer alarak şüpheli şahısları savunan, mağdur vekilliğinde
bulunan, kısa anlamıyla ceza hukukuyla ilgili her türlü işlemi yerine getiren
ve savunma görevini yerine getiren ceza avukatları yalnızca halk dilinde bu
şekilde adlandırılır.
Mevzuatta Ağır Ceza Avukatı Var mıdır?
Mevzuat kapsamında “ceza
avukatı” tanımlamasına denk düşecek ve dayanak oluşturacak bir düzenlemeye
rastlamak mümkün değildir. Türkiye sınırları ve kanunları altında avukat olarak
nitelendirilebilecek kişilerin her türlü davaya serbest bir şekilde girme
yetkisi vardır. Ağır ceza mahkemelerine konu olan davalar, ceza hukuku alanının
en önemli bölümünde yer aldığı için, uygulamada bu davalara giren avukatlara ceza avukatı denebilmektedir.
Günümüzde her meslekte
olduğu gibi avukatlıkta da uzmanlaşmaya doğru gidilen yolda mevzuatta halk
arasında bu adlandırmayı karşılayacak bir düzenlemeye gidilmemiştir. Bundan
ötürü ceza avukatı terimi yalnızca halkın adliye pratiği içine doğan bir terim
olmuştur. Aslen, ağır ceza avukatı olarak nitelendirilmiş
avukatlar, mahkemelere konu olan her davada yer alabilirler.
Ceza Avukatları Duruşmalarda Sanık Yerine Beyanda Bulunabilir
mi?
Avukatlar yalnızca sanık
niteliğindeki kişilerin hukuki temsilcileridir. Söz konusu savunmanın yalnızca
hukuki boyutuyla ilgili olarak müvekkillerini mahkeme nezdinde savunarak
işlerini yaparlar. Ancak savunduğu söz konusu şahsın yerine geçerek yaşanan
olayı anlatma yetkileri söz konusu değildir. Yargı önündeki şahıs, söz konusu
yaşanan olayla ilgili bilgi ve görgüsünü kendisi ifade etmek zorundadır. Ceza
mahkemesi, yaşanmış bir hadisenin mahkemede kanıtlar vasıtasıyla yeni baştan
canlandırılması faaliyetini kapsar. Bundan yola çıkarak, yaşanmış bir hadisenin
nasıl gerçekleştiğini ancak ve ancak o hadisenin şahitleri bilebilir.
No comments:
Post a Comment